Etiket arşivi: Cem Uzan

Medya Deccali

Cem Uzan’ın bu  videoda yeni yeni anlatmaya başladıklarına hiç şaşırmadım,anlattıklarına hak veriyorum. Cem Uzan bana göre yaşadıklarının ağırlığından ötürü ve bulunduğu konum itibariyle bu videoda her şeyi anlatamıyor bile.

Aydın Doğan denilen hainin hünerlerini Star TV satıldığı dönemler duymuştum.O vakitler Kissinger ailesi Aydın Doğan’a ödenekleri perde arkasında verdi, ön panelde kanalın Aydın Doğan’a ait olduğu gösterildi.Aslında kanal Kissinger ailesinin kontrolündeydi. Maaşların dolarla verilmesi kararı alındı.Tüm ikinci sınıf,üçüncü sınıf personeller (bende dahil) işten çıkartıldı.Ama Türk Milleti bunları bilmediği gibi TV de olup biten yayın tuhaflıklarını, birilerinin medyayı  insanları devlete karşı öfke ve kin duygularıyla doldurmak niyetiyle kullandığını   anlayamadı.

Arka perdede Fethullah’ın parmağının olduğu her konu devlete ve Erdoğan’a  mal ettirildi, Fethullah’ın bu arzusunu bilmeden vatandaş televizyonlarda,İnternet de  gördüklerinden etkilenip devlete yüklendi..Ayrıca Aydın Doğan’ın o dönem sadece Cem Uzan’ın üstünde baskısı yoktu ki.Bir çok partide satın aldığı,korkuttuğu yönettiği beyinler vardı.Ve para karşılığı hizmet ettikleri…. Bunları tek başına yapmadı tabi ki..

Nasıl ki Fethullah Masonların Din üzerindeki Baronu ise Aydın Doğan’ da Masonlara çalışan Medya Baronudur.Aynı zamanda dini imanı para,kariyer ve etiket olan, vatan haini listesinde yer alabilecek yavşakların önde gidenidir. Arka perde de dönen bu olaylardan onun sayesinde halk zaten her zaman bihaberdi.
Bu nedenle ülkemizde Millet yerine illet olmasını iyi bilen, devşirmelerden,dönüşümlerden oluşan etnik Türk Milletine, bugün İnternet’te de olduğu gibi her zaman sadece sürü psikolojisinde ihtiyaç duydular.Bu görevi de bu ülkede bugüne dek layığıyla en iyi yapan,Masonlara ve Fethullah’a perde arkasında çalışan Aydın Doğan ve tayfasıydı.
O dönem medya da kimi lanetlediler ve kötüledilerse, halkın karşısında yüz kızartıcı duruma düşürdülerse bilin ki o kişi Mason örgüt sisteminin hedeflerine,hayallerine tersti ve onun kalemi Fethullah’ın köprüsünden medya üstüne Aydın Doğan tarafına ulaştırılır sonrada o şahsın kalemi kırılırdı.

Önce şok ceza ile siyasi hayatı bitebilir rezaletini uyguladılar,sonra ceza evinde hayatına karşılık anlaşmalar yapıp ceza evinden çıkarttılar,istedikleri gibi istedikleri kadar kullanmayı amaçladılar.
“Bu adam bizim umudumuz olabilir,bu adama dikkat etmek lazım,” diyerek ülkede ne kadar etnik kökenli vatandaş varsa onlardan Erdoğan için oy vermelerini istediler.Bir noktaya kadar destekledikleri yükselttikleri ve sonrada porno üstünden çeşitli şantaj ve tehditlerle sömürdükleri Erdoğan’ı enteresan bir gelişmeyle bir noktadan sonra çıkarlarına ters düştüğü için Firavun diye etiketlediler.
Çünkü Milleti Erdoğan nefretiyle oyalamak zorundalardı,buna örgüt sisteminde piyon politikası denir. Bu ülkenin ve bu ülkede yaşayan insanların medyalarla işte böyle böyle sıçıldı zihinlerine.
Bu 5000 yıldan fazla dünyada işleyen sistem; aynı zamanda alt devlet olarak, sadece Erdoğan’ı değil bizleri her dönem yönetmiş olan kişileri de  yöneten sistemdir.

Olur da halkımız gözünü açmazsa, yılanın başına ve hedefine dikkat etmek yerine, sisteme yem olarak kafesledikleri devlet liderlerini yuhalamakla zaman kaybederlerse,gidişatın her daim, her konuda 2023 e dek bu şekilde devam edeceğini unutmasınlar. Çünkü Arzı mevud planı için kazandıkları zaman ve ele geçirilecek yeni şahıslarla güçlenecekler,çeşitli bahanelerle, daha fazlasıyla bizleri işgal etmeye gelecekler.Bu durumda savaş kaçınılmaz olacak. 5000 yıldan fazladır çalışan bu sistemde kişiler değiştirilir, fakat misyon ve hedefler asla değişmez.Erdoğan giderse bu mesele biter mi ? 5000 yıldan fazladır örümcek ağı gibi işlenmiş bu örgütün “böl,parçala,yönet” sistemi sizce pes eder mi ? Etmez. Bence Erdoğan’ da pes etmemeli.
Erdoğan onların hedefleri için son piyondu, fakat şu an kullanılamaz hale gelip,onlar için artık yoldan çıkan,kendilerine kendilerinden öğrendikleri sırları koz olarak kullanıp,onları koltuk,konum ve misyon olarak sömürdükten sonra sürekli madik atan bir adam konumunda.Yani tabiri caizse ilk defa kendi besledikleri adam  başlarına bela olmuş durumda.Ben Erdoğan’ı ilk zamanlarda suçluyordum, çünkü öyle sunuluyordu ki gerçeklerden uzak olan zihnim kapılıyordu.Ne zamanki ” Gizli Dünya Devletleri” adlı kitabı okudum, Önce gündemden uzak kaldım. Sonra Fethullah’ın Amerika ile ilişkisini, Tayyip Erdoğan’dan önceki hükümetleri araştırdım, İngilizlerin İslam düşmanlığını ve arzı mevud derken, Kuran-ı Kerime kadar okuduktan sonra sistemi  çözdüm.

Bunu yüzlerce kez her yazımda söyledim yine söyleyeceğim ; Onları koltuk,konum ve misyon olarak sömürdükten sonra sürekli madik atan Erdoğan; Türkiye üzerinde de hem ülkemiz için, hem de kendi güvenliği sebebiyle parelel yapıya karşı almış olduğu tedbirlerle, sistem çıkarlarına tehlike arz ettiğinden ötürü  ülkesine karşı diktatör kimliğiyle öne çıkartılmış bir adam olmak durumundaydı. Olması gereken buydu. Çünkü 5000 yıllık sistemin planına göre Türkiye’den de Erdoğan’dan da kurtulmak zorundalar.Türkiye’den kurtulmak istedikleri için  Arzı Mevud planı kim gelirse gelsin yine devam edecek,bu plan için seçimle yeni gelenin üstüne de bir şekilde çok sürmeden çökecekler,onun yanına da bir şekilde sızmalar koyulacak.Çünkü vakit azaldı. Bunu kime anlatsam nasıl bir nefret ağı oluşturmuşlarsa artık insanlar ateş püskürmekte, mahalle karısı gibi “ama Erdoğan tek başına iktidar olmak istiyor,ama Erdoğan yolsuzluk yapıyor,ama Erdoğan’ın diploması yok, ama ama ama ama….sonsuz amalar.
Bu seçim süreci boyunca göreceğiz ki yine halk olarak kendi kuyumuzu kendimize kazdırma stratejisi uygulayacaklar. Daha önceki yazılarımda da belirtmiştim.Her tür medya sisteminde İnternet de dahil,kullanılan, kandırılan ve bu işlerin sonunda şuurlarının üstüne çıkamadıkları için sürü psikolojisine yenik düşen, düşünceleriyle,güttükleriyle,seçimleriyle mağdur olan yine halk olacak.

Artık lütfen gözünüzü dört açın.Seçim provokasyonu için servis edilen lanetleme,kötüleme amaçlı yazılı görsellerin İnternet üzerinde servis edilmesinin bir amacı var.Sanmayın ki aydınlık günler ve pırıltılı gelecek için,ülkelerini sevip savundukları için onları sunuyorlar.Bakın ben onlar derken düşman olarak muhalefet parti taraflarından ya da liderlerinden bahsetmiyorum.
Ülke olarak zaten 40 yıldır bu sistemi fark edemediğimiz için bu bokun içindeyiz. Yine bazılarımız halen bir çok şeyin farkında olamıyor.Her seçim öncesi futbol taraftarları gibi bilip bilmeden bir coşuyorsunuz, devlete karşı muhalefet olalım tamam haklarımızı bilelim,bize hizmet etmeyenleri sorgulayalım lakin bir şeyin de farkına varalım artık.Bizim haklarımızı ihlal eden Erdoğan değil, ettirenlerin farkında olalım.Bu kene gibi bize yapışmış kanımızı emen,ülkemizi rahat bırakmayan,yönetimimize sızmış alttan alttan ülkemize ahtapot gibi her koldan sarılmış,liderlerimizi kafesleyen bu sistemin farkında olalım…Mustafa Kemal Paşa’dan tutunda 1. hükûmetten  59. hükûmete kadar herkes bu sistemin kıskacında tehditlerle,suikastlerle,şantajlarla karşılaştılar.Erdoğan’ın bu durumu yaşaması ve Türk  toplumuna bunu yaşatması gayet olağandır yani.Artık her gün kanımız emileceğine,düşman meclis ve partilere sızarak yönetimimize müdahale edeceğine bir gecede ya batacağız ya çıkacağız,bu sistemden bir şekilde Erdoğan’la beraber kurtulacağız.

Büyük Britanya İmparatorluğunun zehirleyerek hasta adam konumuna getirdiği Osmanlı imparatorluğunu, her türlü işgale ve zorluğa rağmen Türkiye Cumhuriyetine dönüştürerek yeniden var eden Mustafa Kemal Paşa’dan sonraki tüm geçmiş hükûmetlerden bir çoğu bunlara  boyun büktüler.Boyun bükmek teslimiyettir.Bizi onlara teslim edenler ise geçmişteki  hükümetlerdir.

Şimdi 59 cu hükümetten 64 cü hükümete kadar bu örgütsel sistem tam deşifre olmuşken, bokun içinde çırpınarak da olsa aslında onların sistemini onlara giydirdiğimiz bir dönemdeyiz ,bu dönemler sonrası ülkemizi bu işlerde tecrübesi olmayan,şahsi büyüme hırsıyla kolay satın alınabilecek ve şantajla yönetilebilecek aciz kişilere teslim etmeyin .
Tabi bu noktadan sonra buna gücünüz yetiyorsa..

Gücünüz yetmiyorsa bu ülkenin bekası için sır gibi saklanan, sürprizle doğacak olan Kuvayi Milliye ruhunun hortlaması için dua edin.Kuvayi Milliye sistemi için çalışın.Yakındır zaten, ülkemizde sır gibi saklanan çalışmalar işte bu yönde.
Yan yana görünce tuhaf bulduğunuz,sunduramadığınız,anlamlandıramadığınız hakaret ettiğiniz bazı kişilerin işte bu konu üzerinde sizin bilmediğiniz birleşik bir planı var.
Ülkenin bekası için bu planın deşifre edilmemesi gerekiyor. Çünkü kendi ülkemizde ve meclisimizde halen muhalefet ayağına ortalıkta satın alınmış hain çok. Türkiye’nin aleyhine kullanmamaları için de alenen bilinmemesi gerekiyor. Bu plan halkımıza işte bu sebeple söylenmiyor, lakin idrakı sağlam olanlar ve perdesi açık olanlar bunu çoktan kaptı.

Particilik zihniyetinizi bırakın.Ülkenizi pasta olarak düşünün, 24 haziranda öfkenizle yapacağınız her seçenek Milletçe bu pastadan bir dilim kaybettirecek. Bana sorarsanız “sen olsan ne yapardın ?” diye,ben derdim ki ;

Bana düşmanımı iyi tanıyan,onlarla oturup kalkmış,onlarla yemiş içmiş,ve hatta onlara kullanıldıktan sonra onlar tarafından hain ilan edilmiş,onların sistemiyle ölüm emri verilmiş,5000 yıllık sistemle mücadele etmiş,düşmanımın yok etmeye çalıştığı adam gerek derdim. Çünkü esasında amaç Erdoğan değil ülkemiz yok edilmeye çalışılıyor,bu saatten sonra parelel yapıya ters gelen biri ülkemiz için idealdir.

Sıfırlanmış yeni bir isim, zaten 5000 yıllık sistemin piyonu olarak gelecektir.Bu durum Türkiye için zaman kaybından başka bir şey olmaz.

Gözünüzü açın;

Tamam mı Devam mı oyunlarıyla gaza gelip,seçimlerinizle pastanın dilimlerini parelel yapıya yediren bir ülke olmayın artık.

Ve Türkler hakkındaki şu hadisleri de hiçbir zaman unutmayın.

*Türkler size dokunmadıkça sakın sizde TÜRKLERE dokunmayınız. Çünkü , Allah”ın ümmetine vermiş olduğu bu mülk ve saltanat nimetini ilk defa bu Kantura Oğulları onların elinden çekip alacaklardır” ( et- Taberani)

*Yakın bir gelecekte Kantura oğulları (RUSLAR) ırak ahalisini ıraktan çıkaracaklardır. Sanki ben bunu gözlerimle görür gibiyim. Onlar kısık gözlü , yassı burunlu , değirmi yüzlü insanlardır (ebul-Kemal)

*”Ey Ali ! sizler beni asfar ( Ruslarla) çarpışacaksınız. Oysa sizden sonra onlarla asıl çarpışacak ( bir millet ) “İSLAMIN YÜZ AKLARI” uluları (TÜRKLER) gelir. Onlar öyle kimselerdir ki Allah yolunda cihad etmekten ; ne bir kınayanın kınamasından ve nede onların dedikodusundan asla çekinmezler” ( ibn Kesir )

*TÜRKLER size dokunmadıkça sizde TÜRKLERE dokunmayınız. Zira onlar çok sert ve haşin tabiatlı insanlardır (el-Cüveyni)

*Allah bu ümmete mevalilerden bir ordu gönderecektir. Onlar ata binmede Araplardan çok üstün silah kullanmada onlardan çok daha mahirdir. İşte Allah bu dini onlarla yeniden ihya edecektir! Çok yakın bir gelecekte Allah (C.C) ellerinizi (yurt ve yuvalarınızı) bazı yabancılar (TÜRKLER)’le dolduracaktır. Onlar aslanlar gibi cesurdurlar. Harpler de düşmandan yüzgeri edip kaçmazlar. İşte bunlar ; daha önce sizin harp ettiğiniz kavimlerle harp edecekler ve sizin ganimetlerinizi de onlar yiyeceklerdir. (harplerde aldığınız ganimetler bundan böyle onların eline geçecektir) ( et-Taberani)

Yüce Rabbim Britanya İmparatorluğunun şekillemiş olduğu İslamın değil de, gerçek Türk İslam Birliğinin hakkında hayırlısını versin.

Selametle kalın…

Cansel Işık/Manyakaşkıngelini

Paylaş